OLUMLU DÜŞÜNMEK ALIŞKANLIKTIR - 3. Bölüm
- sena
- 5 Ağu 2020
- 4 dakikada okunur
Gerçekçi Düşünelim
Şimdi de düşüncelerimizi gözden geçirip test edeceğiz:
Bu şekilde düşünmemiz için elimizde ne kanıt var?
Daha farklı bir gözle baksak ne düşünürdük?
Düşüncemiz tarafsız mı, önyargılar içeriyor mu?
Farklı bakış açılarını yakaladığımızda artık adım adım farklı biri olmaya başlarız, ister istemez duygularımız da bu yönde şekillenmeye başlar.
Çok fazla örnek verilebilir aslında, ama yaşadıkça biz kendi örneklerimizi deneyimliyor olacağız, kendimize objektif, dışarıdan bakmaya da alışacağız haliyle, daha az alıngan, daha dışa açık, daha rahat verebilen, verileni zorlanmadan alabilen biri haline geleceğiz.
İşte birkaç örnek:
Alışılmış düşünce: "Bana selam vermedi, demek ki tavır yapıyor"
Yeni düşünce: "Bana kızgın ya da kırgın olduğuna dair başka bir kanıtım yok, belki de çok dalgındı ya da gerçekten görmedi. Ayrıca düşünceli ise de bunun benimle hiç ilgisi olmayabilir."
Alışılmış düşünce: "Markete girince ne alacağımı unuttum, artık iyice unutkan oldum."
Yeni düşünce: "Eskiden unutmazdım, ama bu hep böyle olacağı anlamına gelmiyor. Çoğu insanda olabilir unutkanlık, en iyisi bir daha seferi liste yapmak."
Alışılmış düşünce: "Yine beceremedim bu işi, hiç bir işi beceremiyorum zaten."
Yeni düşünce: "Asıl olan emektir, benim gayret etmem bile güzel, hayat ümitlerle dolu, bir dahaki sefere daha iyisini yaparım. Gösterdiğim çabadan dolayı kendimi takdir ediyorum, çok daha iyisini yapmaya çalışırım, yapamasam da canım sağ olsun, herkes her şeyi yapabilmek zorunda değil."
Oluşturduğumuz Yeni Düşünceler Umut İçersin
Karamsarlığa yenik düşmüşsek, farkında olmasak da içimizde büyümeye başlar. Olumlu düşündüğümüzü sanabiliriz, karamsarlığın farkına varamayabiliriz. Farkına varmanın tek yolu aklımızdan ışık hızıyla geçen düşünceleri bilincimizle ayıklamaktır.
Yeni düşünce kalıpları oluşturmak başlangıçta hem komik, hem zor gelebilir. Bazen kendimizi eskisinden de kötü hissedebiliriz:
- DİRENCE, OLUMSUZLUĞA HAYIR, DOĞRU YOLDASINIZ! Bu yalnızca ilk basamak, gerisi kendiliğinden gelecek zaten. "Bu düşüncenin yerine ne koymalıyım, bilmiyorum" dediğiniz zamanlar olacak, bu durumda o düşünceyi kaydedin ve geçin. Yerine daha objektif, daha olumlu yeni bir düşünce koyabileceğiniz bir düşünce olacak illa ki, onunla başlayın siz de, aklınızı karıştıran durumlarda arka heybeniz olsun, atın oraya, zamanı gelince çıkar gelir önünüze yine. Bu sefer de yeni düşünce şekilleri bulabilmenin zevkini yaşarsınız, başardığınızı görünce daha yeterli, daha emin, daha değerli hissedeceğiniz kesin!
Asla Kendimizi Eleştirmeyelim
Yeni düşünce kalıbımızda eleştiri yok, ne kendimize ne başkasına, ama ÖNCE KENDİMİZE!
Olumlu düşünmek ve olumlu yaşamak için önce var olmamız lazım, kendimizi ve hayatı olduğu gibi görüp, kabul etmemiz lazım, zaten kabul edince zorluklar ister istemez buharlaşmaya başlayacak. Onlar yalnızca enerjilerini hissettirmek istiyorlardı, siz kabul etmedikçe daha fazla daha fazla hissedilmeye çalışıyorlardı. Oh! Rahatladılar şimdi, artık varlıklarını kabul ettiğimize göre kendilerini göstermeye çalışmalarına gerek kalmadı.
Daha iyi olmasını istediğimiz taraflarımız olabilir, belki her şeyimizin daha iyi olmasını istiyoruzdur, ama biz olmazsak daha iyi de olamayız. Önce var olduğumuzu ve bu halle var olduğumuzu kabul etmeliyiz, değişim işte tam o anda başlar. Birden aslında neleri değiştirebileceğimizin farkına varırız, çünkü artık kendimize de dışarıdan bakıyoruzdur, bir papatyaya, kelebeğe, bir varlığa bakar gibi. Bakmazsak sevemeyiz ki, bakalım, bakalım ki sevebilelim, kabullenelim, görmediğimiz ayrıntıları, özellikleri görmeye başlayalım.
Var Olmanın Sevincine Odaklanalım
Yabani çiçekler her fırsat buldukları yerde açar, kaldırımlarda, çatılarda, parklarda, bahçelerde, hatta kanalizasyon ve rögar kapaklarında... Koparanlar çok olur, olmasa bile özellikle büyük şehirlerde belediye park-bahçe bakımı, kaldırım ve sokak temizliği yapar. Koparır çiçeği. Ama fark ettiniz mi, onlar hiç vesvese yapmaz, bir gün koparılacaklarının üzüntüsünü yaşamaz, yalnızca o anda var olduklarının sevincini yaşar. Ne dün vardır, ne yarın, şu an varsa sevinç titreşimleri yayar.
Bizler de böyleydik çocukken, emeklemeye başlayınca duvardan duvara, koltuktan koltuğa gider gelirdik, sonra yine gider, yine gelirdik, hiç düşünmezdik "ne yapıyorum, delimiyim ben" diye, yeni bir şeyler yapabilmenin sevincini yaşardık. Yaşardık çünkü zihnimiz o zamanlar bu kadar gelişmemişti, böyle vıdı vıdı edip durmuyordu, en önemlisi hiç eleştirmiyordu.
İşte olay bu! Çocuk karşı duvara vardığında başardığı için o kadar sevindi ki, enerjisi daha da arttı. Eh, yorulunca uyuyacak, biz de yaşla bedensel olarak biraz daha az hareketli olabiliyoruz, ama inanın ki çok da değil. Enerjimizi asıl bitiren zihnimizdeki yükler.
Merak Etmeyin Şımarmazsınız
Yeni düşünce oluşturmanın yanı sıra yolumuzda en büyük yardımcımız kendimizi takdir etmek olacaktır. Gün boyunca yaptığınız her işi yazın, tuvalete gittim, çay içtim, kahvaltı ettim, belki kahvaltı hazırladım, üç bardak yıkadım, vs... Hepsi için kendinize "Aferin" diyebilirsiniz, yürekten deyin bunu! Lokma çiğnemenin ne kadar yorucu bir şey olduğunu, yutmanın ne kadar mucizevi, tuvalete çıkabilmenin, sonra yıkanabilmenin ne kadar muhteşem bir şey olduğunu belki bilemeyebilirsiniz! Ama inanın ki muhteşem! Bravo deyin kendinize yapabildiğiniz her şey için. Özgürce alkışlayın kendinizi, hatta sanki çevre de alkışlıyormuş gibi duyun "Bravo!" seslerini. Enerjiniz artacak görürsünüz, hatta gittikçe "Bu kadar işe nasıl yetişiyorsun?" demeye başlayacaklar. Belli bir süre deneyin bunu. Hiçbir şey yapmak içinizden gelmiyorsa da plan yapın, ama çok az iş olsun planda, her yerine getirdiğiniz iş ya da aktivite için hak ettiniz şimdi "bravo" yu, unutmayın her aktivite için, size normal gelen bedenimizin gerektirdiği aktiviteler için bile!

Bayrama Var Mısınız
Kurban Bayramı yeni geçti, bayramınız kutlu olsun, mübarek olsun. Aramızda kurban kesenler ya da bayram nedeniyle hayır yapanlar da olmuştur. Allah kabul etsin!
Kurban her dinde var, çok tanrılı dinlerde de vardı. Eskiler dinin şartları yanı sıra Kurban Bayramında "bir şey kes" derler, huy, olumsuzluk, zararlı alışkanlık gibi bir şey.
Var mısınız, biz de bu Kurban'da olumsuz düşünceleri keselim. Kalıp düşünceler aklımıza geldiğinde "Kes!" diyelim hemen, yerine yenisini koyalım, koyamazsak arka heybemize atıp, bir sonrakine bakalım. Yaptığımız ne olursa olsun tüm ruhumuzla yapalım, bulaşık da yıkasak, yemek de yesek, resim de yapsak... Kendimizi o anda yaptığız şeye verelim. Bu meditasyon etkisi yapacak, zihnimizi dinginleştirecek, anı yaşayıp, var olmanın sevincini hissetmemizi kolaylaştıracak. Sonra da her yaptığımız şey için kendimize kocaman bir "Aferin" diyelim.
Gelin, hayatımızı bayram edelim!
Uz Dr Sena Büyükçopur
4 Ağustos 2020
Comentarios